13 Mart 2010

Björk - Pagan Poetry

I love him, I love him
I love him, I love him
I love him, I love him
I love him, I love him

She loves him, she loves him
(This time)
She loves him, she loves him
(I'm gonna keep it to myself)
She loves him, she loves him

She loves him, she loves him
(This time)
She loves him, she loves him
(I'm gonna keep me all to myself)

She loves him, she loves him
(And he makes me want to hurt myself again)
She loves him, she loves him
She loves him, she loves him
(And he makes my want to hand myself over)


Evet. Dün gece bu sözler ırzıma geçti.

Yaşar - Masal

Burkar içimi bir sızı içim boğulur, sanki peri padişahının kızı ! Bu kadar naz, sabır kalmaz, etme ne olur. Sarkar içime bir hasret içimde durur, sanki anka kuşu musun mübarek, kavurup kasıp, sırra kadem basıp gitme ne olur. Masal bu ya oldu ya cezbime tutuldu ya kaçma ! Böyle biri karşına kaç kere çıkar ? Geldi deli efkarın içimi sardı, gir sinemin sinemin içine yar. Bak yaş oldun didemin ucunda varsın, ak sinemin sinemin içini sar. Burkar içimi bir sızı içim boğulur, sanki peri padişahının kızı !Bu kadar naz, sabır kalmaz, etme ne olur. Bu hayal meyal masal hep okuduğum mu ? Seni ejderhanın elinden alıp koruduğum mu ?
Hani kahramanlar gibi sevecekken seni, masal bitti yaş akacak bak farketmedin mi? Geldi deli efkarın içimi sardı, gir sinemin sinemin içine yar. Bak yaş oldun didemin ucunda varsın, ak sinemin sinemin içini sar. Yalnız varsız demektir, elsiz kolsuz demektir. Kalan yalnız kalırsa, giden insafsız demektir. Geldi deli efkarın içimi sardı, gir sinemin sinemin içine yar. Sen bitmişsin kuşlar gider, dostlar gitmiş. Bir varmışsın, bir yokmuşsun…

Parazitting

Uzun süredir yapmıyordum bunu, öncelikle tanımlayalım. Parazitting demek 24 saatin tamamını evinizde geçirmek demektir. Mesela dün akşam eve 20'de geldiyseniz bugün saat 20'ye kadar evden dışarı adım atamazsınız, alt kata dahi gitseniz olmaz, çünkü bu parazitting'in ruhuna aykırıdır. Ama parazittingin kurucuları bu kuralı az da olsa esnetmişler, hiç oyalanmamak şartıyla parazittingin olmazsa olmaz kuralı abur cubur alışverişi için çabucak markete gidip gelmenize izin verilmiştir. Son kuralımız ise pijamalarınızla oturmak zorunda oluşunuzdur. Kot giydiğiniz an parazitting biter, dışarı çıkabilirsiniz artık kasmanıza gerek yoktur.

Tanımı yaptık, artık kafamızda çok net. Herkese tavsiye ederim bu eylemi. Ben tüm gün kitap, dizi, internet, formula 1 eylemleri arasında gidip geleceğim. Boktan kırmızı renkli pijamam üzerimde, yanımda kahvem, onun yanında bimden aldığım ucuz (25 kuruşluk) centrom. Mutlu insan taklidi yapabiliyorum böylece.

12 Mart 2010

Blogun Benselleşmeyi Abartması

Bence çok vahim bir durum ! Bu aptal platforma girmeden önce "diğerleri" gibi olmayacağım sloganını belirlemiştim, ama kendimi kaybetmişim son günlerde. Aptal hayatımın aptal detaylarıyla doldurmuşum burayı. Bir süre müziğe, diziye, kitaba önem vermek gerek, ama tabii ki arada aptallıklarımı da yazmadan bırakmam. Bence bu düşünce de tekil hayatımın bir devrimi sayılabilir. (Yine benselleştim ameka)

Çilekli Olan Her Şey Güzeldir

Bilen bilir, bu mottoyu* sık sık kullanırım. Narlı-Çilekli çay hariç içinde çilek olup da tadı kötü olan bir şeye rastlamadım henüz. (Çayın kötü olmasının sebebi de tabii ki nar) Ama bazen bu motto sınırları aşabiliyor. Dün gece herkes "metalci birası" içerken çilekli votka içmem, bugünkü yoğurduğumu çilekli olanından almam derken akşam eve gelince farkettiğim bir olay artık durumun vehametini gösteriyor. DUŞ JELİM BİLE ÇİLEKLİ LAN !

* Slogan demektir, italyancanın dilimize zorlan soktuğu kelimelerden biri. Merak ettim şimd, acaba slogan Türkçe bir kelime mi ? Googlemaya üşeniyorum.

Daha İyi Olabilmek

"Yeniden bir insan olunabilir." Uçurtma Avcısı'nda Emir'e hitaben söylenmişti bu bilgece söz. Gerçekten öyle midir ? İnsanlar hayatlarında köklü değişiklikler yapabilirler mi ? İnsanlar sonradan iyi birilerine dönüşebilirler mi ? Sanırım evet. Bu konunun bir beden küçüğünü yaşadım geçen hafta, hem de iki kere. Salı günü her zaman olduğu gibi sabahın köründe evden çıkıp servisimin beni aldığı yerde beklemeye başladım, normalde en fazla 10 dakika bekelten servis 30 dakika oldu gelmedi, ben de burnumdan soluya soluya minibüse atlayıp işe yaklaşık yarım saat gecikmeli geldim. Tüm gün akşam çıkışta servisçiyi nasıl azarlayacağımı planladım, ama nedendir bilinmez (Uçurtma Avcısı!) günün sonuan doğru öfkem anlayışa dönüşmeye başladı, "insanlık hali, hatasız kul olmaz" gibi polyanna mantıklarının arkasıan sığınarak çok küçük bir serzenişle olayı geçiştirdim ve servisten indikten sorna kendi kendime dedim ki artık insanlara kızmadan önce 3 kere düşüneceğim ve kendimi yatıştıracağım. Netekim geçen gün kardeşime verdiğim " Ben eve gelmeden Lost indir." direktifim dikkate alınmamasına rağmen ben yine anlayış mantığıan sığındım, "this things happens" dedim.

Artık daha iyi bir insan olmak istiyorum...