20 Mayıs 2011

Sentetiksezar.Tumblr.Com

Uzun süredir Tumblr'dayım, sanırım artık hep öyle olmaya devam edeceğim.

Bu başlık da burada bir "duyuru" olsun.

http://sentetiksezar.tumblr.com

12 Temmuz 2010

İlahi Adalet

Tam 31 gün önce başlayan, Afrika kıtasında düzenlenen ilk Dünya Kupası dün oynanan final maçıyla sahibini buldu. Son Avrupa şampiyonu İspanya, en büyük favori olduğu dünya kupasını da müzesine götürerek daha önce hiçbir kupa bulunmayan müzelerine son 2 yıldaki ikinci kupayı götürme başarısını yakaladılar.

Hiç kuşkusuz İspanya, turnuva boyunca tüm dünyanın sempatiyle baktıkları takımların başında geliyordu. Özellikle 2 yıl önceki Avrupa Şampiyonasındaki mükemmel futbolları, taraflı tarafsız herkesin beğenisini kazanmıştı. Hele ki 2004 Yunanistan ve 2006 İtalya'nın savunma ağırlıklı futbolla gelen zaferlerinden sonra.

Daha önce uluslararası alanda hiçbir başarısı olmayan Yunanistan'ın sadece savunma yaparak kazandığı 2004 Avrupa şampiyonluğundan sonra 2006 yılında da Hollanda, Arjantin, Almanya gibi hücumcu takımların arasından savunmasıyla sıyrılan İtalya'nın şampiyonluğu futbolun artık savunma ağırlıklı bir oyuna döndüğü tehlikesinin habercisiydi, ama 2008 Avrupa şampiyonası, gururla söylüyorum ki bizim milli takımımızın da büyük katkısıyla, hücum futbolunun yeniden kontrolü ele aldığı bir şampiyona olmuştu. Özellikle İspanya'nın o büyüleyici futbolu, tüm dünyada büyük beğeni toplamış ve son 2 turnuvadaki kaygıları da azaltmıştı.

2010 Dünya kupasında da genel olarak zevkli ve hücumcu maçlar izlediğimiz söylenebilir. Sonuca baktığımızda da İspanya'nın turnuvayı sonuna kadar hakettiğini rahatlıkal görebiliyoruz. Oynadığı her maçta topa hükmeden, sürekli pres yapan, sürekli gol arayan bir takımın bunun meyvelerini toplaması gerçekten çok önemli. Tek üzücü konu İspanya'nın rakibinin Hollanda olmasıydı. Portakallar her turnuvada harika oynar, herkesin beğenisini kazanır ama ne yazık ki hemen elenirlerdi. Bu defaysa finale kadar geldiler ama karşılarında dünyanın en iyisi vardı, direnemediler, akıbetleri 74 ve 78'deki gibi oldu. Umarım bu jenerasyonla en azından bir Avrupa şampiyonluğu yaşarlar ama İspanya oldukça zor.

Rıdvan Dilmen finalden sonra "en iyi olan kazandı" yorumunu yaptı. Gerçekten de çok adil bir turnuvaydı, dünyanın en iyisi, dünyanın en büyüğü olduğunu kupayla tescilledi. Tebrikler.

1 Temmuz 2010

Zaytung

Ben bu harika yeri çok geç tanıdım. Yine de zararın neresinden dönerseniz kardır mottosuyla sıkı sıkıya sarıldım bu siteye ! Beni bilenler bilir, çok gülerim, çok ama. Hatta bazen, ciddi bi' şeyler söylerken insanlar dalga geçtiğimi zannederler. İşte Zaytung tam benlik, sadece "dalga" her şeyle ama her şeyle. Çok şeyler buldum bu sitede beni anlatan, çok sevdim sizi yoldaşlar. Genelde uzun yazılmış haberleri daha komik oluyor, buraya sığmaz onlar o yüzden kısalardan bir kaç hisse sunayım hemen:

"Sınırları dahilinde Kardeşler Pide Salonu bulunmayan yerleşim birimlerine devlet yardımı geliyor..."

"Ramazan Davulcuları Derneği: ''Vuvuzeladan sonra daha 'sempatik' göründüğümüzün farkındayız..." "

"Manchester United'ın yeni teknik direktörü, kendisini 28 yıllığına "Kırmızı Şeytanlar"a bağlayan sözleşmeye imza attı. "

"Liechtenstein'ın EURO 2020 için başvurusuna kırmadan nasıl cevap verileceği UEFA'nın kafasını kurcalıyor... "

www.zaytung.com | çok sevin \o/

Emekli Hayatı

Tamam kabul, normalde de çok sosyal biri değilimdir, ama hiç böylesi olmamıştı. Bugün üst üste evde "durduğum" 5. günüm. Yakında komşu ablalarla münasebetim başlayacak diye tırsıyorum. Şunu anladım ki evde oturmayı sevmek için evde oturmayı özlemek gerekiyormuş, yoksa pek sıkıcı olabiliyor. Neyse ki Wimbledon var o/ Off iyi hatırlattım kendime hemen bir wimbledon kritiği yapayım.

24 Haziran 2010

Kariyering

Moroning felsefesinin en birinci hareketi olan Vodafone ve Ernst & Young'u reddetme gafletinde bulunduktan sonra, uğruna terkettiğim sergiden de ses çıkmayınca kendimi Kariyer.Net'in şefkatli kollarına attım tekrar. Bugün 2 yerle görüştüm. DHL ve Oxygen. Ve bilmiyorum hala kalkan götümün inmeyişinden midir nedir sanki onları istiyor da ben nazlanıyormuşum havası vardı görüşmelerde. Hem DHL hem Oxygen çok kafama yattı, ama işte ikisinin de negatif yanalrı var, hatta birbirlerini tamamlıyorlar. DHL para veriyor, hatta garip bir formül önerdiler staj + saha + staj 3 aylık, ama sonrası yok. Oxygen ise harika bir gelecek vadediyor, ileride çalışam şansı sunuyor, üzerime çok yatırım yapılacak ama ilk 2-3 ay para yok =/ Para lazım ama =/

Ayrıca yarın Danone'da İK için mülakata giriyorum, ardından yine Oxygen'e gidiyorum. Rastgele bana \o/

22 Haziran 2010

One Love - 9

Geçen yıl Yasemin Mori ve Starsailor için, gayet müzikal sebeplerle gittiğim festivale bu yıl çalışan (Hayatiiiiiiiiiiiiiiii) olarak gittim, ne de olsa Ting Tings dışında gelen gruplar beni ilgilendirmiyordu. Bol bol foto çekildik, ne de olsa Hayatiydik. Bir çok kişiye aynı açıklamayı yapmak zorunda kaldık, omza almıyoruz, sıra beklemiyoruz gibi. Neyse paramı aldım, festivale beleş girdim, çok mutluyum \o/

Malum bizim iş saat 10da bitti, ucundan ting tingsi izlerken içkiyi biraz fazla kaçırmışım üstünüze afiyeeeet, biraz değilmiş ya baya fazla [efes musluğuna ağız dayamak nedir lağn !] İçimdeki apaçi falan ortaya çıkmış diyolar, ama biliyorum hep o viskinin yüzünden. Ben masum biralarımla gayet mutluydum. Ama komikti ya, bazı şeyleri kesik kesik hatırlıyorum. Milletin elinden biraları falan aldım, standdaki birine burası kasıyo msn var mı dedim, kustum falan. Tek kötü yanı ertesi günkü bütünlememe girememiş olmam ki kolay sormuş aq

15 Haziran 2010

:@

Kendime kızdım an itibariyle. Farkettim ki sırf üşengeçliğim yüzünden çoğunu tanımama rağmen takip ettiğim harika bloglardaki yazıları hiç okumuyorum, eminim bir çok şey kaçırıyorumdur. Artık daha sık okumaya çalışacağım, tekil hayatım minik bir devrim daha yapmak üzere yani \o/